T24 Haber Merkezi
Motosikletli kurye Yunus Emre Göçer’e çarparak ölümüne neden olan Somali liderinin oğlu Mohammed Hassan Shekh Mohamud hakkında yakalama kararı çıkarıldı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın açıklamasına göre, Mohamud’un yurt dışına çıktığı Göçer’in ölümünün ardından soruşturmanın “taksirle öldürme”ye dönüşmesiyle çıkarılan gözaltı kararıyla tespit edildi. Ancak BirGün yazarı Ozan Gündoğdu‘nun olayla ilgili ulaştığı bilirkişi raporu ile karakol tutanağı skandalı ortaya koydu.
İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde doldurulan “İfade veremez” tutanağında, kaza günü olan 30 Kasım’da Somali Cumhurbaşkanı’nın oğlunun ifadesinin karakolda alındığı ve polislerin nöbetçi doktordan, yoğun bakımda olan Göçer’in “bilincinin kapalı olduğu için ifade veremediğini” bildiren imza aldığı ortaya kondu. Mohamud, karakolda ifadesi alındıktan sonra bırakıldı.
“İfade veremez” tutanağı (Kaynak: Ozan Gündoğdu)
Hayati tehlikeye ve “taksirle yaralama”ya rağmen tedbirsiz salıverilmiş
Mohamud, karakolda ifadesi alındıktan sonra bırakılmasının gerekçesi savcılık açıklamasında paylaşıldı. Savcılığın ilk açıklamasında, “bu aşamada eylemin taksirle yaralama suçunu oluşturması nedeniyle kusur durumuna göre serbest bırakıldığı” bildirildi.
Bilirkişi raporunun ise kazadan 6 gün; Göçer’in ölümünden bir gün sonra, yani 7 Aralık’ta yazıldığı görüldü. Başsavcılıktan verilen bilgiyle 2 Aralık’ta Türkiye’den ayrıldığı öğrenilen Mohamud’un, hem ifade tutanağı hem de bilirkişi raporunda yer alan ayrıntılara göre, Göçer’in hayati riski bulunmasına rağmen herhangi bir adli kontrol kararı alınmadığı için rahatlıkla ülkeyi terk ettiği ortaya çıktı.
Rapora göre Somali Cumhurbaşkanı’nın oğlu asli kusurlu bulundu. Başsavcılığın verdiği bilgilere göre ise 2 Aralık’ta Türkiye’yi terk eden Mohamud hakkında gözaltı kararı ancak kazadan 6 gün sonra, Göçer’in öldüğü gün verildi. Bunun üzerine Mohamud hakkında 8 Aralık’ta yakalama kararı çıkarıldı.
Bilirkişi raporu (Kaynak: Ozan Gündoğdu)
“Savcı alelacele saldığı için katil tarifeli uçakla kaçıyor”
Raporu ve tutanağı paylaşan Gündoğdu ise, “Bu esnada savcı katili alelacele saldığı için katil kaçıp gidiyor. Üstelik yurtdışına çıkış yasağı bile yok. Adam tarifeli uçakla yurtdışına kaçıyor.
Göz göre göre bir cinayet sanığını salıveriyorlar. Üstelik katili saldıkları sırada Yunus Emre Göçer yoğun bakımda entübe. Çok büyük bir skandal bu!” yazdı.
Gündoğdu şunları yazdı:
“Somali CB’nın oğlunun çarptığı Yunus Emre Göçer’in ölümü sürpriz değildi. Entübe haldeydi, yoğun bakımdaydı. 30 Kasım’da suçun vasfına taksirle yaralama deniyor. Bu esnada Yunus Emre Göçer Samatya Hastanesi’nde yoğun bakımda, entübe halde. Hayati riski çok yüksek. Aynı gün katili karakoldan salıyorlar. Gözaltına bile almadan, yurtdışına çıkış yasağı bile koymadan… 2 Aralık’ta katil tarifeli uçakla yurtdışına çıkıyor. 6 Aralık’ta Yunus Emre Göçer’in ölümü üzerine suçun vasfı taksirle ölüme neden olmaya dönüşüyor. 7 Aralık’ta savcılık yakalama kararı veriyor. Yunus Emre Göçer öldükten sonra… Sanki Yunus Emre Göçer’in ölümü sürprizmiş gibi aklımızla alay ediyorlar.
Halbuki bu esnada savcılığın elinde Yunus Emre Göçer’in ‘ifade veremez tutanağı’ var. Bilinci kapalı. Katilin ifadesiyle tutanak tutuluyor, Yunus Emre Göçer’in ifadesi bile alınamıyor. Bu esnada savcı katili alelacele saldığı için katil kaçıp gidiyor. Üstelik yurtdışına çıkış yasağı bile yok. Adam tarifeli uçakla yurtdışına kaçıyor. Göz göre göre bir cinayet sanığını salıveriyorlar. Üstelik katili saldıkları sırada Yunus Emre Göçer yoğun bakımda entübe. Çok büyük bir skandal bu!”
“İtinayla kaçırılmış
Gündoğdu’nun paylaştığı raporu alıntılayan T24 Ankara Temsilcisi Gökçer Tahincioğlu ise, “İtinayla kaçırılmış…” diye yorum yaptı. Gazeteci İsmail Saymaz da, “Somali Cumhurbaşkanı’nın katil oğlu, savcılığa götürülmemiş. Savcılığın talimatı üzerine karakolda ifadesi alındıktan sonra tedbir bile konmadan serbest bırakılmış. Motokurye kardeşimiz hastanede can çekişirken, katil uçağa atlayıp Somali’ye kaçmış. Muz cumhuriyetinden beter…” diye yazdı.
Başsavcılığın açıklamasındaki detaylar
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Fatih’te motosikletli kurye Yunus Emre Göçer‘e çarparak ölümüne neden olan ve 2 Aralık’ta kaçtığı anlaşılarak hakkında yakalama kararı çıkarılan Somali Cumhurbaşkanı’nın oğlu Mohammed Hassan Sheikh Mohamud hakkındaki soruşturmaya ilişkin açıklama yaptı. Başsavcılığın açıklamasında olayla ilgili şu bilgilere yer verildi:
“30.11.2023 tarihinde Kennedy Caddesi Aksaray istikametinde; bir motosiklet ile Somali Konsolosluğuna ait bir aracın çarpışması neticesinde, motosiklet sürücüsü Yunus Emre Göçer’in yaralandığı olayla ilgili Cumhuriyet Başsavcılığımızca ‘taksirle yaralama’ suçundan derhal soruşturma işlemlerine başlanılmıştır.
Yunus Emre Göçer’in yaralanması ve suçun niteliği, kusura ilişkin ilk tespitler dikkate alınarak şüpheli Mohamed Hassan Seikh Mohamud’un aynı gün ifadesi alınmış ve ifadesinin ardından serbest bırakılmıştır.
2 Aralık’ta Türkiye’yi terk etti, gözaltı kararı kararı Göçer ölünce çıkarıldı
06.12.2023 tarihinde motosiklet sürücüsü Yunus Emre Göçer’in vefat etmesi üzerine, suç vasfının değişmesi sebebiyle şüpheli hakkında taksirle ölüme neden olma suçundan gözaltı talimatı verilmiştir.
Şüphelinin yurt dışına 02.12.2023 tarihinde çıkması nedeniyle gözaltı talimatı yerine getirilemediğinden 08.12.2023 tarihinde hakkında yakalama kararı çıkarılmıştır.
Şüphelinin kusur durumuna ilişkin kesin raporun düzenlenmesi için adli tıp kurumundan rapor düzenlenmesi talep edilmiştir. Şüphelinin yakalanması için uluslararası prosedür dahil tüm süreç titizlikle işletilmekte ve soruşturma tüm yönleriyle sürdürülmektedir.”
Savcılığın ilk açıklaması: Taksirle yaralama nedeniyle serbest bırakıldı
İstanbul Cumhuriyet Savcılığı bir önceki açıklamasında is Somali liderinin oğlunun 30 Kasım’da ifadesi alınıp serbest bırakılmasının gerekçesi “eylemin taksirle yaralama suçunu oluşturması nedeniyle kusur durumuna göre” açıklandı. Açıklamada, soruşturma sürdüğü sırada Göçer’in yaşamını yitirmesiyle birlikte olayın “taksirle öldürme” suçuna dönüştüğü belirtildi. Göçer’in ölü muayene işlemlerinin yapılmasıyla birlikte dosyanın kusur tespiti için 7 Aralık 2023 tarihinde trafik bilirkişisine gönderildiği anlatılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
1Aynı gün verilen raporda araç sürücüsünün asli kusurlu olduğu, motosiklet sürücüsünün kusurun bulunmadığının belirtilmesi üzerine şüphelinin mevcutlu hazır edilmesi için kolluk kuvvetlerine talimat verildiği, yapılan araştırmalarda şüphelinin 2 Aralık 2023 tarihinde Türkiye’den ayrıldığını tespit edildiği ve bu nedenle 8 Aralık 2023 tarihinde hakkında yakalama kararı çıkarıldığı, ayrıca kaza tespit tutanağındaki tespitler ile trafik bilirkişisi raporu arasındaki çelişkilerin giderilmesi için dosyanın adli tıp trafik ihtisas şubesine gönderildiği, soruşturmanın titizlikle yürütüldüğü kamuoyunun bilgilerine sunulur.1